Takdim
Biz müslümanlar için hayatımızda kendimize örnek alacağımız, açtığı çağrıyı takip edeceğimiz birinci kişi, Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemdir. Çünkü ona uymamız bizzat Allah Teâlâ tarafından emredilmiştir. Peygamberimizden sonra uymamız gereken insanlar ise O’na en çok benzeyen ve “veresetü’l enbiya” olan zatlardır.
Zamanımızda müslümanlar arasında birbirine zıt iki düşünce yaygınlık kazanmakta. Fakat bu iki zıt düşüncenin vardığı yer ortaktır. Bir kısım insanlar Peygamber efendimizi insanüstü bir varlık olarak tarif ve tavsif etmekte, onu beşer statüsünden çıkarmaktadır. Bir kısım insanlar da Efendimizi sadece postacı seviyesine indirmekte, O’nun “usve-i hasene” özelliğini ortadan kaldırmaktadır. Bu birbirine zıt iki düşüncenin vardığı yer, Peygamber efendimizin bizlere örnek olma yönünün ortadan kalkması olmaktadır.
Birinci düşünceye göre Peygamber efendimiz o kadar yüce ve yüksek bir yerdedir ki biz hiçbir zaman ona benzeyemeyiz. “Rasûlullah şöyle yapardı, sen neden böyle yapmıyorsun?” sorusuna mazeret hazırdır: “O peygamber. Biz onun gibi olamayız.” Tabii ki bizler peygamber olamayız ama O’na benzeyebiliriz.
İkinci düşünceye göre de, Peygamberimizin tek görevi Kur’an-ı Kerimi getirmektir. Onun hayatının bize örnek olması diye bir durum yoktur. Bunlar da en baştan Efendimizin örneklik yönünü düşürürler.